26 Nisan 2013 Cuma

galiba garip bir deneye kurban gidiyorum.
rızasız.

20 Nisan 2013 Cumartesi

Oh mon dieu..mü desem

Uyandığımdan beri aklıma Paris geliyor durup durup.
Hayatıma ait olamayacak kadar güzellikteki koca koca günler..
Bir daha asla yaşayamayacağım renkteki heyecan..
Güzel bir ağustos sabahı, taş yollara bakan odamın penceresini açıp kafamı çıkartıyorum.
Hemen karşımdaki cafe'nin garsonu gülumseyerek el sallıyor bana: "BONJOUR MADAME!"
Hararetle el sallıyorum tabii:
"BONJOUR MONSİEUR!"

Gözlerimi açıyorum.
Odamdayım.

17 Nisan 2013 Çarşamba

Şu an içimde bir hoşluk var diyelim.
İçimdeki hoşluk da birinden ötürü diyelim.
O birine, tam şu an "içimdeki hoşluk senden kaynaklı" dememem ve bunu kendime saklamam fazlasıyla saçma.
Her gün binalar kirişlerinden sarsılıyor, her gün bir adam hatalı solluyor, her gün bir hücren kendini kanserliyor, her gün bir rögar kapağının üzerinden geçerken düşebileceğini düşünüyorsun,
E be dalyarak, neden işi şansa bırakıyorsun.
Konuşsana.

16 Nisan 2013 Salı

bad news, everyone..

"İyi geceler" mesajı beklemek çok 2000'lerde kaldı.

15 Nisan 2013 Pazartesi

özellikle nisandan sonraki aylar bana çekip gitmenin ne kadar güzel olduğunu hatırlatıyor.
hava biraz daha ısınsa,
hırkamı yavaşça üzerimden sıyırsam
düştüğü yerde bırakıp sakin adımlarla uzaklaşsam.
belki sonraki sahnede birinin elini tutarım
belki tutmam
izleyip görmek lazım.