28 Şubat 2015 Cumartesi

olacağı belli

sözcük bulamıyordum, kafamı patlatıyordum, tüm parçalarını geri topluyordum da o sözcüğü bir türlü bulamıyordum. sözcüğü bulamayınca o insanı sözcüksüz bırakmak olmazdı, uymayan bir sözcük çekip çıkartıp eline tutuşturuyordum o insanın. sonra alıp konumlandırıyordum içimde. al başına belayı. kaçırmak istemiyorsun fırsatı. onun yerine yanlış konumlandırmayı göz alıyorsun. büyük bok yedin. içinden çıkamıyorsun. içinden çıksan dışarıda karşılaşacaklarından korkuyorsun. vakit yakıyorsun, güzel ısınıyorsun. o insanı olduramıyorsun, kapı dışarı ediyorsun, kapıyı kapatman lazımken azıcık açık bırakıyorsun, merdivene oturup bekliyorsun. buraya kadar anlaşılmıştır galiba. merdivene oturuyorsun, saçların 3 kez daha uzun şimdikinden. üzerinde başka bir mevsimin kıyafetleri var, onlardan hiçbirini alamadın yanına çünkü sana hepsini 20 kilo ile sınırlı tutmanı söyledi tercih ettiğin hava yolu. hepsini derken hayatını. şimdiki hayatını olsa sadece yine iyi, ama ileride sahip olacağın muhtemel hayatının da parçalarını 20 kilo ile sınırlı tutman gerekiyor. bunu yaptıysam diye düşünüyorsun şu dünyada beni hiçbir şey yıkamaz, hiçbir değişiklik keyfimi kaçırmaz. yanılıyorsun. yine vakit yakıyorsun, bu kez arkanı dönüyorsun biraz da orası ısınsın. bir arkadaşın çakmağını kaybetti diye feryat figan. of diyorsun öğrenememiş çakmaklara alışılmaması gerektiğini. çakmağa alışır mı insan. ya biri alır cebine indirir, ya şıp diye gazı biter- ki şöyle bi havaya kaldırıp sallayıp iyice bakarsın gazına, hala bir sürü vardır, bu allahın belası niye çalışmıyordur- ya da bir yerlerde bırakırsın. kafan güzeldir. kafanı. kafanı patlatıyorsun, ama o sözcüğü bir türlü bulamıyorsun. e bunları yeni anlattım. anlatacaklarımın hepsini bitirdim.
herkese, her şeyi, anlattım, bitti.

21 Şubat 2015 Cumartesi

"Biz birbirimize ulus olarak yabancı değiliz, biz birbirimizi anlamadığımız için birbirimize yabancıyız; hareketlerimiz farklı dilleri konuşuyorlar."

13 Şubat 2015 Cuma

Vapur yok bu şehirde, eve yürüyerek gidiliyor

Başkasının güneşi olmakla ilgili problemlerim var
Bende birkaç parça kırılmış, garanti kapsamında değil
Hızlandırsan da yavaşlatsan da tam tempo bir türlü yakalanamıyor, bozuk galiba
Samimi olmayan cızırtılar çıkıyor ağzımı her açtığımda
Başkasının güneşi olamam, bunu her tanıştığım insana belirtmem gerekiyor
Kuracağım ikinci, bilemedin üçüncü cümle bu olmalı
"Merhaba, çakmağınızı kullanabilir miyim? Bu arada başkasının güneşi olmakla ilgili problemlerim var. Memnun oldum."
Uyku bastırdı seni, saat akşam 10 falan olmalı, uykuya düşüyordun yavaşça
Müsade istedim, sen de neden beraber uyumuyoruz dedin
E benim uykum yoktu, çokca da kahve içmiştim o gün, yanında öyle uzanıp
Tavanı mı izleseydim. Işıklar kapalıydı. Tavanı nasıl izleseydim. 
Tavanı izleyebilseydim, uyurduk ne olacak sanki
Dünyanın sonu mu
Tam orda problemi buldum işte
Bana göre, seni doğru sevseydim ve beraber uyusaydık
Dünyanın sonu gelmiş gibi hissetmem gerekirdi
Yani her şeyi bitirmiş, her şeyin sonuna gelmiş, uyumaya karar vermiş iki beden
Olması gerekirdi
Kalktım, evime gittim o zaman
Başkasının güneşi olamamam, ışıkların kapalı olması, tavanı izleyememem, dünyanın sonu gelmiş gibi hissetmemem falan
Hepsini topla, bantla, paketle
Bana müsade

5 Şubat 2015 Perşembe

veda bu-sesi

pazar sabahları saatlerce yataktan çıkmamaların
sınırsız çayların
upuzun kahvaltıların
kahvaltı sonrası aynı kibritten yakılan sigaraların
sonuna geldik
katılım için teşekkürler

1 Şubat 2015 Pazar

Bitirici


"Don't ever tell anybody anything. If you do, you start missing everybody"